Sözcü TV’ye açıklamalarda bulunan Uzman Selçuk Geçer;

“Seçim sonucunun iki ihtimali var biliyorsunuz. Bunlardan birisi mevcut iktidarın devam etmesi, ikincisi daha güçlü bir ihtimal olarak görülen Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı olarak seçilmesi ve daha sonrasında da güçlü bir parlamenter sisteme geçilmesi. Bu arada kurumların bağımsızlığı aşması, demokrasinin tekrar oturtulması, hukuk sisteminin tekrar bağımsız hale gelmesi, TÜİK gibi ekonomi ile ilgili ve ilintili çok önemli kuruluş ve önemli kuruluşların bağımsız hale gelmesi. Bu anlamda ekonomi için de aslında bir kader seçimi diyebiliriz.” şeklinde konuştu.

SEÇİM SONRASI KORKUTAN UYARI!

Seçimden sonra büyük bir ekonomik kriz olabileceğine vurgu yapan Geçer; “Şimdi burada birinci ihtimal üzerinden gidelim isterseniz. İnat edilen bir ekonomi modeli var. Daha doğrusu ekonomi modeli olduğu iddia edilen bir şey var. Ne olduğunu tam olarak tanımlayamıyoruz. Biz sadece para piyasaları üzerinden kur korumalı üzerinden dövizi baskılamaya çalışarak, her şeyi bozarak hem bütçe dengelerini hem dış ticaret dengelerini, hem ödemeler dengesi problemini iyice arttırarak ortaya konulan bir modelden bahsediyoruz. Buradaki tek amaç seçime kadar kuru belli bir seviyede tutabilmek ve seçimlerden sonra da kurdaki çok ciddi ataklarında önü açılacak. Ancak şunu görüyoruz ki özellikle Sayın Cumhurbaşkanı'nın Mehmet Şimşek ile görüşmeye çalışmasından görüyoruz ki aslında mevcut modele, mevcut sisteme kendileri de inanmıyor. Ama her ne olursa olsun gerek kurumlarla ilgili gerek ekonomi yönetimiyle ilgili güven o kadar çok sarsıldı ki, özellikle uluslararası alanda seçimlerden sonra çok büyük kur kırılmaları ve büyük bir ekonomik krizle karşı karşıya kalınacak ve ne yazık ki” dedi.

KURDA YUKARI YÖNLÜ HAREKET OLACAK

6’lı masanın iktidar olması ile her şeyin bir anda düzelmesinin beklenmemesini dile getiren Geçer, “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve altılı masa işte diyelim ki iktidara geldi, bir anda dolar düşecek, ekonomi dengeler oturacak falan diye kimse düşünmesin. Bu çok kolay bir şey değil. Çünkü yirmi yıllık bir enkaz devralınıyor Dolayısıyla. Elbette ilk 5 ay belki 6 ay içerisinde birtakım sıkıntılar yaşanacak. Mesela kur da her ne olursa olsun yukarıya hareketler göreceğiz. Her ne olursa olsun kur kendisini enflasyona göre dengelemek zorunda kalacak. Bunun yanında tabii ki kurun yükselmesiyle birlikte bir enflasyon ortamı oluşacak ama enflasyonist ortam oluşacak. Ama şunu söyleyeyim doğru ekonomik modeller takip edilirse 5 6 ay içerisinde yabancıların Türkiye'ye girişi hızlanacaktır. Hem sıcak para olarak hem de doğrudan sermaye yani doğrudan yatırımlar, fonlar olarak. Bu da Türkiye ekonomisinin önümüzdeki 1 2 yıl içerisinde çok ciddi anlamda düze çıkması anlamına geliyor. Ha şunu da söyleyelim. Bu ilk 6 ay içerisinde birtakım sıkıntılar yaşanırken vatandaşa yansıtma olmaması içerisinde için de çok doğru politikaların izlenmesi gerekiyor.” İfadelerini kullandı.